Sağlık Bakanlığı Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü, teknolojide son noktanın kullanıldığı akıllı binaları inşa ederek, geleceğin hastanelerine imza atıyor. Mimariden, kullanılan tıbbi cihazlara, sunulan hizmetin altyapısını oluşturmaya kadar akıllı bir sistem kuruluyor.
Uluslararası standartlarda, dünyaya model olacak hastane yapılarıyla dikkat çeken Türkiye, sağlıkta yatırım ve hizmet alanında çıtayı her geçen gün yukarı taşıyor. Sağlık tesislerini inşa ederken kaliteli, nitelikli, üst düzey sağlık hizmeti verilebilmesi için Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü altyapıyı kuruyor. Binanın mimari özelliklerinden, tanı ve tedavi sırasında kullanılan tekniklere, cihazlara kadar birçok alanda akıllı teknolojileri kullanan hastaneleri inşa ediyor. Teknolojinin egemen olduğu günümüzde çağın gereklerine uygun olacak şekilde, hastanın evinden hastaneye girişine, tanı ve tetkiklerin, tedavinin gerçekleşmesine, ardından hastaneden ayrılıp, taburcu olana kadar geçen süreç dijital tabanlı olarak yürütülüyor. Hastane inşa edilirken, hastanede işleyecek bilgi sistemlerinin altyapısı kuruluyor, her türlü tıbbi cihazın bilgi yönetiminin sistemine ağlar ve sensörler aracılığıyla bilgi gönderebiliyor. Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü, sağlık hizmetlerini daha düşük maliyetli ve daha kolay, ulaşılabilir hale getirecek teknolojilerle uyumlu bir şekilde yürütecek altyapıyı oluşturuyor.
Radyofrekans Tanımlama Sistemi
Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü, kablosuz sistemlerin hizmet verebilmesi için gerekli altyapıyı kurduğunda hastanede hastanın takibinden, mal sayımlarına kadar pek çok işlem Radyofrekans Tanımlama Sistemi üzerinden gerçekleştiriliyor. Örneğin, bebek kaçırma olaylarının önüne geçebilmek için, yeni doğan bebeklere katılan bir bileklik Radyofrekans Tanımlama Sistemi üzerinde tanımlanıyor. Bebek sistem üzerinde belirlenen güvenli alanın dışına çıktığı anda alarm devreye giriyor. Ameliyathaneye girecek bir hasta da taşıdığı bileklik aracılığıyla, odadan çıkışından, koridorda ilerleyişine, ameliyathaneye girişine kadar takip ediliyor. Tüm bunlar kurulan dijital ekran üzerinden takip edilebiliyor. Yemek dağıtımında da yine bileklik üzerindeki barkodlar devreye giriyor. Bileklik üzerindeki kod okutularak, servisteki hangi yemeğin hastaya verileceği belirleniyor. Olası karışıklıklar önleniyor.
Demirbaşların Dolaşımı İzleniyor
Okuyucu, konum verici ve aktif etiket sayesinde demirbaşların da dolaşımı izlenebiliyor. Belirlenen lokasyonlar tanımlanıp, gerekli donanımlar kurularak, demirbaşın lokasyona varış, kalış ve çıkış süreleri kayıt altına alınıyor. Dolaşım verilerinden elde edilen raporlara göre, satın alma planlamaları daha sağlıklı bir şekilde yapılabilirken olası çalıntılara karşı demirbaşların yetkisiz çıkışlarında da alarm sistemi devreye giriyor.
Pnömatik Sistem
Söz konusu insan sağlığı olduğunda zaman kavramı daha da önem kazanıyor. Hastanenin her biriminde kurulan Pnömatik Tüp Sistemleri ile laboratuvar örnekleri, ünite kanlar ihtiyaç duyulan noktalara son derece hızlı bir şekilde ulaşıyor. Bir tüp içerisine yerleştirilen laboratuvar örneği, cihaz içindeki hazneye yerleştiriliyor. Yoğun bakım, ameliyathane, laboratuvar gibi tüm servislere, birimlere belli kod numaraları veriliyor. Söz konusu tüp hangi birime gidecekse, o birimin kodu giriliyor ve hazneden yollanarak doğrudan ilgili yere gidiyor. Son derece güvenli ve hızlı taşıma sayesinde, sağlık çalışanları laboratuvar örneklerini, numuneleri bir yerden bir yere taşımak zorunda kalmıyor. Hem sağlık çalışanları açısından hem de hasta açısından büyük zaman tasarrufu sağlıyor.
Kağıt İsrafına Son
Bilişim teknolojilerinin hasta ve çalışan yararına kullanıldığı bu hastane modelinde, ilk başta elle yapılan kayıt işlemlerinin ortadan kaldırılarak kağıt, röntgen filmi gibi malzemelerin kullanımını ve çalışanların dokümantasyona ayırdığı süre azalıyor. Kağıt kullanımı asgariye indiriliyor. Röntgenler, raporlar elden ele dolaşmıyor. Her türlü sağlık verisi laboratuvar ve diğer birimlerden çıkan veriler sistemin içerisinde dolaşıyor, depolanıyor. Laboratuvar çıktısı, radyoloji görüntüsü doğrudan doktorun önüne düşüyor. Hastanın ya da refakatçisinin sonucu bir yerden alıp, doktora götürmesi gerekmiyor. Hastaya ve süreçlere dair her türlü veri ve bilginin doğru ve eksiksiz olarak kayıt altına alınması, işlenmesi, ilgili kişi ve birimlerin kullanımına sunulması tıbbi hataları azaltarak hastaların tanı, tedavi ve izlenmesi de kaliteyi artırıyor.